Bilgisayar Ve Sağlık

|
İnsanoğlu’nun yıllardan beri kat ettiği teknoloji basamakları, günümüzde yapılan işlerin
kalitesi ve hızı gibi bir çok konuda tartışılmaz faydalar sağlamıştır. Teknoloji
basamaklarında bir devrimden farkı olmayan bilgisayarlar, ev ortamında bile kullanılmaya başlandığında
insanlar arası iletişimin ayrılmaz parçalarından biri haline gelmiştir. Bilgisayar aracılığı
ile toplulukların birbirlerine bağlandığı, karşılıklı bilgi aktarımının
rahatça sağlanabildiği bu ortama verilen ad ise “Internet” veya “Dünya Ağı”* olmuştur.
Bilgisayarların
özellikle son 20 yılda ki inanılmaz gelişimi –ki bu gelişimde oyunların büyük payını
yadırgamamak gerekir- oyun, Internet ve diğer vakit harcamamıza/öldürmemize olanak sağlayan programlar,
televizyondan farklı olarak, kontrol hissini bize yaşattıkları için başlarında gittikçe daha
fazla vakit harcamamıza, kabul etsek te etmesek te sağlığımız üzerinde kötü yönde bir çok etki
bırakmasına sebep olmuştur. Başta, direk etkileşim içinde bulunduğumuz monitörden kaynaklanan
göz sorunları olmak üzere, harcadığımız vakitle doğru orantılı olarak büyüyen kemik
yapısı bozukluğu sorunu, vücudumuzun çeşitli yerlerinde meydana gelen ağrılar ve diğer
hareketsizlik/ oturuş bozuklukları kaynaklı sorunlar çoğalmıştır.
“Topraktan
geldik toprağa gidiyoruz” deyimi gibi “maymundan geldik maymuna gidiyoruz” gibi ortalıkta dolaşan
yeni bir deyim, bilgisayar başındaki oturuş bozukluklarının ciddiyetini rahatlıkla gösterebilmektedir.
Farkında olmaksızın, monitöre doğru başımızı uzattığımız için
yaşadığımız o kadar çok sorun var ki; başta boyun ve omuz tutulması olmak üzere, sırt
ağrısı, yetersiz nefes alış veriş nedeniyle azalan hava dolaşımı, iç organlara
baskı, tendon ve sinirlere baskı ve tüm bunların birer sonucu olarak göz yorgunluğu, bacaklarda uyuşukluk
ve ağrılar…

Bu kadar soruna rağmen hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelen bilgisayarı
bırakmak tabii ki imkansız olacaktır. Bu yüzden ortaya çıkan bu sorunlardan nasıl korunulacağı,
göz yorgunluğu, sırtta kambur, solunum bozukluğu ve ağrılardan nasıl en az zararla kurtulana
bileceği burada bahsedilecek.
Göz Yorgunluğu:
Bilgisayar kullanırken sürekli etkileşim
içinde bulunduğumuz, ışığın yanında son birkaç yıla kadar radyasyon dahi saçan bilgisayar
parçasıdır monitörler. Kalitesiz ve eski bir monitöre bakan bir göz 10 dakika içinde yorulma belirtileri gösterebilirken,
kaliteli ve teknik değerleri oldukça iyi bir monitöre bakan göz saatler boyunca yorulmaz, bozulma belirtileri göstermez.
Yorulan bir göz’ün baş ağrısına da rahatlıkla yol açabildiği düşünülürse, monitör’e
ayırmamız gereken parayı kısmamaya gayret göstermeliyiz. Saniyedeki görüntü tazeleme hızı 85’in
altına indiğinde (ki bazı monitörler 85hz ’i bile desteklememektedir) göz, atlayan kareleri fark eder
ve yorulmaya başlar. O yüzden yüksek çözünürlüklerde bile 85 ve üstü tazeleme hızlarını destekleyen monitörler
şart olmuştur.
Yapılan araştırmalar insanların normalde bir dakika içerisinde 22 kez
göz kırptığını, kitap okurken 17 kez göz kırptığını ve televizyona veya
monitöre bakarken ise dakikada yalnızca 8 kere göz kırptığını ortaya çıkarmıştır.
Göz kırpmak göz’ün ıslak kalmasını yani normal olanı sürdürür. Göz kuruluğu acı ve
görme kaybına sebep olmaktadır. Bu durumda mümkün olduğunca göz kırpmak, göz’ün sululuğunu
korumak gerekir.
Ayrıca monitör ile gözümüz arasında bulunması gereken en sağlıklı mesafenin
kol mesafesi kadar olduğu öne sürülmektedir.
Ağrılar:
Büyük çoğunlukla oturuş
pozisyonumuzun doğru olmamasından kaynaklanan ağrılardan kurtulmak için farkında olmaksızın
bozulan oturuş şeklimizin kendimiz tarafından arada sırada kontrol edilmesi ve düzeltilmesi gerekmektedir.
Tabi bunun yanında üstüne oturduğumuz sandalyenin ergonomik olması, sırtımızda ki çeşitli
yerlere destek olması da şarttır.
Uzun süre bilgisayar başında geçirilen hareketsiz ve yanlış
oturuş pozisyonlu zamanlar boyunca elde ettiğimiz ağrı ve acılardan kurtulmak için her 30-40 dakika
da bir en az 10 dakika mola verilmeli. Bu molalar esnasında oturmak yerine ayakta çeşitli esneme hareketleri yapılmalıdır.
Özellikle sırt ve omuz ağırlıklı esneme hareketleri tercih edilmelidir. Bunun yanında artan
su ihtiyacımızı karşılamamakta ağrılara sebep olabilmektedir. Her zaman bir bardak suyunuzu
yanınızda bulundurmanızda fayda var bu durumda.
Mümkün olduğunca dik ve destekli oturmak, günde
2-3 kez gevşeme hareketleri yapmak, suyumuzu yanımızdan eksik etmemek gerekir.

Gevşeme Hareketleri:
-Kafa 5 kez öne eğilip geri kaldırılır. -Kafa 5 kez
sağa eğilip geri kaldırılır. -Kafa 5 kez sola eğilip geri kaldırılır. -Kafa
5 kez geriye eğilip geri kaldırılır.
Her yön’den önce 10 saniye beklenmelidir, kafa ard arda
sağa sola öne arkaya eğilip kaldırılırsa baş dönmesi meydana gelebilir. Diğer hareket ise;
El kafanın önünde konulur, kafa öne eğilmeye çalışılır fakat aynı anda el tarafından
bu hareket engellenir. Aynı şekilde 5’er kez arkaya, sağa ve sola yapılmalıdır.
Son
olarak omuzlar ileriye doğru yuvarlak çizecek şekilde 10 saniye hareket ettirilir, 5 saniye aradan sonra geriye
doğru yuvarlark çizecek şekilde 10 saniye hareket ettirilir. Son olarak 8 çizecek şekilde bir sağ bir
sol yukarda olmak üzere ileriye doğru 10 saniye boyunca hareket ettirilir.
En son gevşeme hareketimiz ise
iki el’in arkamızda birleştirilip kürek kemiklerinin geriye doğru çekilmesi ve 10 saniye boyunca bu pozisyonda
kalınmasından ibarettir.
Bu gevşeme hareketleri ayrı ayrı değil, topluca yapılmalıdır
.
Sonuç olarak, eğer ağrılarımızdan ve sızılarımızdan şikayetçi değilsek,
40 yaşımıza geldiğimizde hastane hastane dolaşıp ameliyat için bolca para ve zaman harcamak
istiyorsak okuduklarınızı uygulamanıza gerek kalmayacaktır. Diğer yandan, 40 yaşımızda
futbol oynamak, trekking yapmak ve diğer fonksiyonlarımızı sağlıklı bir şekilde sürdürmek
istiyorsak ve bilgisayar yaşamınızın bir parçası ise konu hakkında bu yazıyı okumak
ve yazılanları uygulamak, hatta daha ileri gidip egzersizler hakkında kitaplar okumak, araştırmalar
yapmak, bu araştırmaları yaparken yukarıda yazanları uygulamaya gayret etmek yapacağınız
yegane şey olmalıdır…
Dipnotlar:
1- “World Wide Web”; Dünyayı
kaplayan bir örümcek ağı gibi. Ağ’ın neresinde olursanız olun, ağda ki herkese ulaşılabilir.
2- Hertz: Görüntü tazeleme hızı birimi. 85Hz, bir saniyede 85 kere görüntüyü yenileyebildiği anlamına
gelir. 3- Kol Mesafesi: elimizi yumruk yapıp monitöre dayarız, kolumuzu dimdik tutarız. Yapılan bu
ölçüm en sağlıklı göz-monitör mesafesini sunar. 4- Gevşeme hareketleri, esneme hareketleri ile karıştırılmamalı.
Ayrıca yapılması gereken egzersizlerdir bunlar. 5- Öne doğru kafa hareketini şimdi yapayım,
omuz hareketlerini yarım saat sonra yaparım değil, hepsini yapmışken sırasıyla başlayıp
bitirmemiz gerekmektedir.
Yazı word'te hazırlandığı için dipnot numaraları yazının
kendisinde görülmemektedir, copy/paste henüz herşeyi kopyalayıp buraya yapıştıracak üstünlüğe
erişememiştir, zamanla olur 
| | | |
|